Türkçeye Çevrilmiş Caldecott Madalyalı Kitaplar
- Çocuk Edebiyatı Kitaplığı

- 26 Oca 2022
- 3 dakikada okunur
Caldecott hakkında bilgi için tıklayın.
BEKÇİ AMOS'UN HASTALANDIĞI GÜN
Orijinal adı: A Sick Day for Amos McGee
Yazar: Philip C. Stead
Çizer: Erin E. Stead
Ödül yılı: 2011
Yayınevi: Yapı Kredi Yayınları
Sayfa sayısı: 36
Yaş grubu: 3-6
Konu: Hayvanat Bahçesi’nde çalışan Amos MCGee, sevgili dostları fil, kaplumbağa, penguen, gergedan ve baykuşa daima zaman ayırırdı. Bir gün hastalanınca işe gidemedi ama evde perişan halde yataktan çıkamazken beklenmedik misafirler kapısını çaldı. Roller tersine dönmüştü, dostları onu ziyarete gelmişti. Philip C. Stead’in yumuşak bir dille yazdığı Bekçi Amos’un Hastalandığı Gün kitabı, arkadaşlık ve kendini başkalarına adama üzerine sıcak bir hikâye anlatıyor.
ZAMANIN EFENDİSİ HUGO CABRET VE BULUŞU
Orijinal adı: The Invention of Hug Cabret
Yazar: Brian Selznick
Çizer: Brian Selznick
Ödül yılı: 2008
Yayınevi: Artemis Yayınları
Sayfa sayısı: 544
Yaş grubu: 9 yaş ve üzeri
Konu: İşlek Paris tren istasyonunun duvarları arasında yaşıyor Hugo. Hayatta kalması, sırlara ve kendini gizlemesine bağlı. Ama birdenbire yolu, bakımını yaptığı saatlerin dişlileri gibi, kitaplara meraklı, garip bir kızla ve tren istasyonunda oyuncakçı işleten umudu kırılmış yaşlı bir adamla kesişiyor. Böylece Hugo’nun gizemli hayatı ve en değerli sırları tehlikeye düşüyor. Esrarengiz bir resim, çok kıymetli bir defter, çalınmış bir anahtar, bir robot ve Hugo’nun ölmüş babasından kalan gizli bir mesaj bu karmaşık, hassas ve büyülü gizemin belkemiğini oluşturuyor.
JUMANJİ
Orijinal adı: Jumanji
Yazar: Chris Van Allsburg
Çizer: Chris Van Allsburg
Ödül yılı: 1982
Yayınevi: Uçan Fil Yayınları
Sayfa sayısı: 32
Yaş grubu: 3-6
Konu: Peter ve Judy, bir ağacın altında Jumanji’yi bulduklarında onun sıradan bir oyun olduğunu düşünmüşlerdi. Ancak bu normal masa oyununun canlanacağını ve kendilerini rüyalarında bile göremeyecekleri kadar olağanüstü ve tuhaf maceraların tam ortasında bulacaklarını bilmiyorlardı.
VAHŞİ ATLARI SEVEN KIZ
Orijinal adı: The Girl who Loved Wild Horses
Yazar: Paul Goble
Çizer: Paul Goble
Ödül yılı: 1979
Yayınevi: Maya Kitap
Sayfa sayısı: 32
Yaş grubu: 3-6
Konu: Hikaye, vahşi atlara derin bir ilgisi olan genç bir Kızılderili kıza odaklanıyor. Genç kız, kabilesinin bufalo avı için kullandığı atlarla ilgilenir. Bir gün, kız da aralarındayken, bir fırtına nedeniyle sürü izdihama düşer. Atlardan birinin sırtına biner ve her zamanki otlaklarından uzağa taşınır. Ertesi gün kız uyanır ve kendisini tüm vahşi atların lideri olarak tanımlayan güzel benekli bir aygır görür ve onu onlarla birlikte yaşaması için davet eder. Bu sırada kızın kabilesi onu arar.
VAHŞİ ŞEYLER ÜLKESİNDE
Orijinal adı: Where the Wild Things Are?
Yazar: Maurice Sendak
Çizer: Maurice Sendak
Ödül yılı: 1964
Yayınevi: Can Yayınları
Sayfa sayısı: 48
Yaş grubu: 3-6
Konu: Max, bir akşam giydiği kurt kostümü içinde çok fazla yaramazlık yapınca, annesi “Vahşi Şey!” diye azarlıyor onu. Max ise annesine, “Hapır hupur yerim seni!” diye karşılık veriyor ve tabii hemen odasına gönderiliyor. Suratında “vahşi” bir ifadeyle odasına çıkan Max, orada tuhaf mı tuhaf bir ormanın büyümekte olduğunu görüyor. Orman büyüyor ve sonunda odasının duvarları koca bir dünya oluyor. Teknesiyle engin sulara yelken açan Max, tam bir yıl, gece gündüz yol alarak vatanına, yani “Vahşi Şeyler Ülkesi”ne varıyor.
MİNİK FARE KÜKREDİ
Orijinal adı: Once a Mouse
Yazar: Marcia Brown
Çizer: Marcia Brown
Ödül yılı: 1962
Yayınevi: Maya Kitap
Sayfa sayısı: 40
Yaş grubu: 3-6
Konu: Minik Fare Kükredi, küçük bir fare ile hayvanları başka şeylere dönüştürmeyi bilen bir keşişin hikâyesini anlatan büyülü bir Hint masalıdır. Keşiş bir gün münzevi bir ağacın altında otururken aniden bir kedi tarafından yenilecek küçük, çaresiz bir fare görür. Fareyi bir kediye dönüştürmeye karar verir. Daha sonra bir köpekten korkan kediyi görür ve kediyi bir köpeğe dönüştürür. Ertesi gün, köpeği yemeye çalışan bir kaplan görür ve köpeği görkemli bir kaplana dönüştürmeye karar verir. Günler geçtikçe görkemli kaplan, buranın kralı olduğunu ve tüm hayvanların ona saygı duyması gerektiğini düşünmeye başlar. Keşiş, kaplana kendisinin gerçekte bir fare olduğunu ve bu şekilde davranmaması gerektiğini hatırlatır. Kaplan o kadar sinirlenir ki keşişi yemeye karar verir ama yaşlı adamın düşünceleri okuyabildiğini bilmez.










Yorumlar